Küçük penceremden tüm bunları düşünürken ömrümden yediğim yirmi beş yılımı ve onları takip eden yüz yılları, onların ardından gelecek ömürleri unuttum.
sudembцитирапреди 5 години
Bütün varlığım senin kırık bir imajın olana kadar seni sevdim
sudembцитирапреди 5 години
Orada kalıpsız giysilerin dokunuşunu hissettim ve görünmez olanın dehşetiyle titredim
sudembцитирапреди 5 години
Bir zaman geldi ki su üzerinde sürüklenmekten yoruldum ve şöyle dedim:
Ben doğduğum şehrin limanına düşüncelerimin boş gemisiyle döneceğim
sudembцитирапреди 5 години
Sus kalbim sus, şafağa kadar sessiz kal
Sus çünkü evren ölü şeylerin kokusuyla dolup taşıyor senin canlı nefesini soluyamaz
sudembцитирапреди 5 години
Karın altından başını kaldıran zambağı gördüm
İnci Kocaцитирапреди 5 години
Bütün varlığım senin kırık bir imajın olana kadar seni sevdim
İnci Kocaцитирапреди 5 години
Sus çünkü evren ölü şeylerin kokusuyla dolup taşıyor senin canlı nefesini soluyamaz
Rəvanə Mustafayevaцитирапреди 5 години
Çünkü ben sabah vakti şarkı söyleyerek kanatlanan kuşların sonra şarkıyı ağıta dönüştürdüğünü gördüm
Rəvanə Mustafayevaцитирапреди 5 години
Barış seninle olsun, kendin göz yaşı içinde yüzerken, sevgiyle barışı taşıyan kalp
Barış seninle olsun, kendin acı ekmeğinden yerken barışı çağıran dudaklar